Patronların dolar kaçırma turu!.
Bazı patronların yurt dışına sermaye kaçırdıkları iddiaları arttı. Para çıkışına, çoğu yabancı olan varlık yönetimi danışmanları aracılık ediyor. Paravan şirketler kuruluyor.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz aylarda yaptığı “Bazı işadamlarının varlıklarını yurt dışına kaçırma gibi bir gayretleri olduğunu duyuyorum” sözleri, dikkatleri Türkiye’deki büyük sermaye gruplarına çevirmişti. Kamuoyunda çok tanınan işadamlarının değişik yöntemlerle paralarını yurt dışına çıkardıkları her yerde konuşulmaya başladı. Özellikle bazı aracılarla yurt dışına giden paraların burada kurulan paravan şirketler vasıtasıyla tutuldukları, böylece izlerinin sürülmesinin zorlaştığı da belirtiliyor.
KİMLER VAR?
Türkiye’de son 16 yılda oluşan ekonomi ortamını kullanarak kazançlarını artıran işadamlarının döviz cinsi varlıklarını çeşitli yollarla yurt dışına çıkarmaları tepkilere yol açıyor. Bu işadamlarının kim olduğu konusunda ise birçok isim konuşuluyor. Gıda, otomotiv, bankacılık, ulaştırma, inşaat gibi sektörlerde bulunan bu patronların arasında çok tanınan isimler de bulunuyor. Son dönemde çıkarılan paranın 150 milyar doları geçtiği de iddialar arasında. Ancak paralar yasal olmayan yollardan çıktığı için miktar konusunda kesin bir rakam verilemiyor.
SÖZ, EYLEM FARKLI
Türkiye’de sürekli tasarruf açığı olduğunu söyleyip, cari açığa vurgu yapan işadamları paralarını vergi cennetlerine götürerek ülkede üretilen değeri yurt dışına çıkarmış oluyor. Hem tasarruf açığına neden oluyor hem de cari açığı back to back (bir cepten bir cebe) kredilerle finanse edip faiz geliri ve kâr sağlıyor. Özel şirketlerin cari açığın finansmanında kullandıkları borçların bir kısmı kendi kendilerine verdikleri borçlardan oluşuyor. Yurt dışına banka yoluyla para göndermek istendiğinde 50 bin doların üzerindeki transferlerde ilgili kurumlara bildirme zorunluluğu bulunuyor. O yüzden aracılar kullanılıyor. Türkiye’de birçoğu yabancı olan varlık yönetimi danışmanlarının bu konuda da aracılık ettikleri de iddia ediliyor. Bu aracıların nakit paraları kendi üzerlerinden İsviçre bankalarına aktardıkları belirtiliyor. Yurt dışında kurulan paravan şirketler üzerinden Türkiye’deki taşınmazlar teminat gösterilerek kredi de alınıyor. Bu aktarma işinde İsviçre başta olmak üzere Malta, Hollanda, İngiliz adaları ve ABD’nin Delaware gibi eyaletleri kullanılıyor. Yine fiktif denilen muvazalı satışlarla da paranın kaçırıldığı biliniyor. Bu şekilde fatura ile ödemeler yapılıyor.
ALİ SABANCI
UÇAKLARI SATIYORLAR
Türkiye’de önemli sermaye grupları, ellerindeki uçakları satmaya başladı. Bazı patronlar da kendi uçaklarını elden çıkarttıklarını açıkladı. Ali Sabancı’nın sahibi olduğu Pegasus’un 7 adet Boeing B737-800NG ticari yolcu uçağını satmasının ardından, Sabancı Ailesi’nin kurduğu ikinci havayolu şirketi DÖYSA VIP Havacılık’ın sektörden çekilme kararı aldığı güdeme geldi. Dünya’nın haberine göre; 2007’de Demir, Ömer ve Yalçın Sabancı tarafından kurulan, adını da kurucularından alan DÖYSA, 11 yılın ardından sektörden çekilme kararı aldı. Geçtiğimiz günlerde filosundaki son uçağı sessiz sedasız Tahe Havacılık’a satan DÖYSA, şimdi de hem hangarını hem de işletme ruhsatını vitrine çıkardı.
KAYNAK: A HABER